|
|
|
Amerika kıtası keşfedildikten sonra Avrupa devletleri hızla bu kıtada koloniler kurmaya başladılar. 1536’da Arjantin’e gelen İspanyollar bugün Buenos Aires olarak bilinen yerde ilk koloniyi kurdular. Fakat şehre yerleşme ancak on sekizinci yüzyılda oldu. Arjantin 1776’ya kadar İspanya’ya bağlı Peru Genel Valiliğince idare edildi. Bu seneden sonra La Plata Genel Valiliği kuruldu ve Buenos Aires genel valiliğin başkenti oldu.
1806’da Buenos Aires’in İngilizler tarafından kısa bir müddet işgal edilmesi, Arjantin’in istiklal mücadelesi için bir başlangıç olmuştur. 1808’de Napoleon’un İspanya’ya girmesi bağımsızlık mücadelesini hızlandırdı. Ülke 1812’ye doğru istiklalini kazandıysa da, 1816 yılına kadar müstakil bir devlet olduğu resmen ilan edilmedi. İstiklal hareketinin baş lideri ve kahramanı, Şili’nin de kurtarılması için öncelikle sorumlu bir kimse olan General Jose de San Martin’dir.
İkinci Dünya Savaşı esnasında Arjantin hükumetlerinin gizli ve kamufle edilmiş Nazi tarafdarı tutumları, Amerika Birleşik Devletleri ve batı yarım küresinin diğer ülkeleri ile münasebetlerinin gerginleşmesine ve Arjantin’in Pan-Amerikan Konseyinden çıkarılmasına sebep oldu. Resmiyette bütün harp esnasında tarafsız kalan Arjantin, 1945 ilkbaharında müttefikler tarafına girdi. Geniş ölçüde ABD’nin desteği sebepiyle o sene sonuna doğru Birleşmiş Milletler üyesi oldu ve teşkilatın mes’elelerinde önemli bir rol oynadı.
Harpten sonra general olan Juan Domingo Peron kendine kuvvetli bir pozisyon hazırlamayı başarmış ve 1946 Şubatında Arjantin Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Eşi Eva Duvarte de Peron’un yardımıyla enerjik ve sert bir idare kurmayı başararak, zamanında, siyasi desteğini silahlı kuvvetlerden almaya çalışan sınıflara sözünü geçirmesini bilmiştir. Basını bir devlet organı haline getirmiş ve totaliter bir rejimin başkanı olarak kendisine daha büyük yetki vermesi için anayasayı değiştirmiştir.
İşçi sınıfları arasında çok sevilmiş ve hatta kahraman olarak tanınmıştır. Fakat askeri bir darbe ile 1955’te devrilmiş, uzun seneler sürgünde yaşamış ve bilahare dönerek 1973’te devlet başkanı olmuştur. Bir yıl sonra ölmesi üzerine İsabel Peron olarak tanınan üçüncü karısı devlet başkanı oldu. Ülkenin birlik ve beraberliğini sağlıyamayınca 1976’da ordu tarafından devrildi.
Arjantin’in eski devlet başkanlarından General Galtier İngiltere’ye ait, fakat kendilerine çok yakın olan Falkland adalarını Nisan 1982’de işgal etti. İngiltere ile olan savaşı Arjantin kaybetti ve adaları İngilizler tekrar geri aldılar. Gerek yapılan savaş ve gerekse bu durumda bazı devletlerin uyguladıkları ekonomik ambargo, Arjantin’in iktisadi durumunu çok sarstı. Bu durumda askeri idare 1983 yılı sonlarında seçime giderek idareyi sivillere teslim etti. Böylece yedi sene süren askeri idareden sonra normal idare tekrar tesis edildi.
1930’dan bu yana Arjantin’de hiçbir sivil idare 6 seneden fazla iktidarda kalamamıştır. 1819 yılından bu yana 46 devlet başkanından sadece ikisi, askeri darbesiz seçimle görevini devir-teslim etmiştir. 1989’da Raul Ricardo Alfonsin’in yerine Carlos Menem (El Turco) seçilmiştir.
Latin Amerika'nın en gelişmiş ülkesi olan Arjantin, 1945'ten sonra uzun bir gerileme dönemi yaşadı.
Yaklaşık 2,8 milyon km2 yüzölçümü bulunan bu geniş ülke, tropikal kuşaktan kutupaltı enlemlere kadar çok değişik manzaralar ve iklimler gösterir: kuzeyde astropikal kesimde Chaco Ovası, verimli Entre Rios Ovası ılıman bir bölge olan Pampa, Patagonya Yaylası ve Şili'yi Arjantin'den ayıran And Sıradağları bunlardan başlıcalarıdır.
İspanyol sömürgesi Arjantin topraklarının önce doğu bölümünden, Andlar'ın Altiplana Bölgesi'ni canlandırmak için faydalanıldı(16. ve 18.yy'larda); Arjantin, Rio de la Plata ve Buenos Aires'e ancak 19.yy'dan başlayarak yöneldi.,
Aynı dönemde nüfus, Arjantin'i ibr Latin ülkesine dönüştürecek olan İspanyol ve İtalyan kökenli göçmenlerin gelişiyle arttı(1870-1930'da 4 milyon kişi).Nüfus artışı binde 15 oranında, Avrupa ülkeleri gibi, düşük olduğu için dengesiz dağılmış bulunan nüfus, Pampa ve Patagonya'daki boş ve geniş topraklara karşın, And vahaları(Cordoba, Tucuman) ve özellikle de Buenos Aires'te yoğunlaşır(7,950,000 nüfus [1991]).
Tarım uzun zaman ülkenin en önemli ekonomik sektörüydü.Günümüzdeyse faal nüfusun ancak %11'ini çalıştırmakta ve GSYİH'nin %13,2'sini sağlamaktadır(1991).İklime bağlı aksaklıklar ve dünya fiyatlarındaki düşüş kadar güçlü toprak oligarşisinin yetersiz yatırımları da sektördeki bunalımın sebepleri arasındadır.Bu yüzden üretim ve onunla birlikte ihracat çoğu kez durmuş, hatta gerilemiştir.Başlıca ürünler arasında mısır, pirinç, yağ çıkarılan bitkiler(soya, ayçiçeği) ve nihayet üzüm ve pamuk vardır.Hayvancılık önemli yer tutar: büyükbaş ve küçükbaş hayvanlardan deri ve et elde edilir; yaygın biçimde yapılan hayvancılık, randımanı ve ihracatı artırmaya yetmemiştir.
Sanayi alanında Arjantin, bazı kozlara sahip olmakla birlikte bu durumdan gerçek anlamda yarar sağlamayı başaramamış bir ülkedir.Nitelikli işgücüne, bol enerji ve maden kaynağına rağmen sanayileşme hâlâ yetersizdir.En önemli sanayi dalları tarıma dayalı gıda ürünleri imalatıyla tekstil ve 1970'ten beri demir-çelik sanayii ve büyük bir çeşitliliğe sahip makine imalatıdır.
Sorunlar çoktur: iletişim ağı ve limanlardaki donatım yetersizliği, Buenos Aires'in aşırı büyümesi, devletin koruması altındaki verimsiz sanyinin dünya ile rekabet edemeyecek durumda olması, tarımın yetersizliği bunlardan en önemlileridir.Şiddetli siyasal çalkantılara maruz kalan Arjantin, 1982'de İngiltere'ye karşı başlattığı Falkland Savaşı'nda küçültücü bir yenilgiye uğradı.Büyük rakamlara varan dış borçlar ve yüksek orandaki enflasyon ekonomik alandaki sorunların önemini göstermektedir.
Plaza de Mayo Anneleri
1976 ve 1982 yılları arasında, Arjantin'de darbe sonucu ülke yönetimini ele geçiren generaller, "Ulusal Uzlaşma Süreci" adı verilen, ve hapishaneye atılanlar hariç olmak üzere en az 30.000 insanın ortadan kaybedildiği bir döneme imza attılar. Ülkede herşey Hristiyan değerleri korumak ve komünizmi engellemek adı altında yasaklanmıştı, iki kişiden fazlasının yan yana gelmesi ve konuşması suçtu. Ancak 1977'de bir grup anne ve büyükanne hükümet binası önünde bulunan Plaza del Mayo'da (Mayıs Meydanı) herşeyi göze alarak biraraya gelmeye başladı. Kayıp olan oğullarını, kardeşlerini ve torunlarını seslerini hiç çıkarmadan sadece hükümet binasının karşısında durarak talep ediyorlardı. Sayıları giderek arttı, bir çok soruşturmaya ve dayağa maruz kaldılar, ancak başlarına beyaz başörtülerini takıp meydana çıkmaktan vazgeçmediler ve tüm dünya da onları bu şekilde tanıdı. Ülke normal yönetimine kavuştuktan sonra yapılan araştırmalar kayıpların çoktan öldüğünü ve cesetlerinin yokedildiğini ortaya çıkardı, ancak bu anneler generallerden hesap sorulması için eylemlerine devam ettiler.
Arjantin

Arjantin Bayrağı, Arjantin devletinin resmi bayrağına verilen isim olup, 3 yatay şeritten oluşur. Üst ve alttaki şeritler gök mavi, ortadaki şerit ise beyaz renktedir. Beyaz şeritte Mayıs Güneşi diye adlandırılan ulusal amblem yer alır.
Plaza del Mayo, Arjantin‘in başkenti Buenos Aires‘in ünlü meydanı.
Ülkenin bağımsızlığının ilan edildiği (25 Mayıs 1810) ve Arjantin cuntasının (1976) 8 yıllık iktidarının başlangıç meydanıdır.
Plaza del Mayo, askeri cuntanın yokettiği 30.000 kayıp evlatlarını arayan analara da ev sahipliği yapmıştır
Arjantin Cumhuriyeti
República Argentina
Resmi dil İspanyolca Başkent Buenos Aires Devlet başkanı (aynı zamanda başbakan): Néstor Kirchner Yüzölçümü
- Toplam
- su %'si Ülkeler arasında 8'inci
2.766.890 km²
%1,1 Nüfus
- Toplam (2003)
- Nüfus yoğunluğu Ülkeler arasında 30'uncu
39.144.753
14/km² Bağımsızlık
- İlanı
- Tanınması İspanya tarafından
9 Temmuz 1816
1821 Portekiz tarafından GSMH (Satın alma gücü paritesi)
- Toplam (2003)
- Kişi başına GSMH Ülkeler arasında 23'üncü
403.800 milyar $
11.982 $ Para birimi Arjantin Pezosu (ARS) Saat dilimi UTC -3 Ulusal marş Himno Nacional Argentino İnternet alan adı .ar Uluslararası arama kodu +54
ARJANTİN. Arjantin Cumhuriyeti Brezilya'dan sonra, Güney Amerika'nın ikinci büyük ülkesidir. Batıda And Dağlan'ndan, doğuda Atlas Okyanusu'na kadar uzanır.
Sıcak olan kuzey eyaletlerinde pirinç, şekerkamışı, pamuk ve tropik ürünler yetişir. Ülkenin doğusundaki ve iç kesimlerindeki ovalar {bak. Pampa) serin, sulak ve ağaçsızdır. Bu yüzden sığır yetiştiriciliği ve tahıl üretimi için elverişlidir. Batıda, Andlar'ın yakınındaki topraklar daha kuraktır. Ama dağlardan gelen derelerden yararlanarak toprak sulandı ğında üzüm, şeftali ve öteki meyveler yetiştirilir. Daha güneyde And Dağlan'mn yamaçları arasında, merkezinde San Carlos de Bariloche kenti bulunan güzel bir göller bölgesi vardır. En güneydeki Patagonya hem kurak, hem de soğuk bir bölgedir (bak. Patagonya), ama burada çok büyük koyun sürülerini besleyen otlaklar da vardır. Patagon-ya'nın kuzey bölgesindeki Rio Negro Vadisi, ılıman bölge meyvelerinin yetiştirildiği önemli bir merkez olmuştur. Bu bölgede elma, armut ve erik yetiştirilir. Üç büyük akarsu ülkeyi güneye ve doğuya doğru geçerek Atlas Okyanusu'na ulaşır. Bunların en büyüğü, Parana, Paraguay ve Uruguay ırmaklarının oluşturduğu kuzeydeki Rio de la Plata akarsu ağıdır. Bu ırmakların oldukça büyük bir bölümünde ulaşım gemilerle sağlanır (bak. Parana, Paraguay ve Plata ırmakları). Ayn bir madde olarak okuyabileceğiniz, dorukları karla kaplı And Dağları batıdaki Şili sının boyunca güneye uzanır. Bu dağların bazı dorukları deniz düzeyinden 6.000 metreyi aşan yüksekliğe ulaşır.
Kıtanın en güney ucunda, ülkenin öteki bölümünden Macellan Boğazı'yla aynlan Ti-erra del Fuego Adası vardır. Üçte biri Arjantin'e, üçte ikisi Şili'ye ait olan adada, sürekli sert rüzgârlar eser, iklim soğuk ve yağışlıdır. Doğuda, İngiltere'ye ait Falkland Adalan vardır. Arjantin, Malvine Adalan olarak adlandırdığı bu adalar üstünde hak iddia etmektedir (bak. Falkland Adalari).
Arjantin Cumhuriyeti'nin her bölgesinin, toprağın niteliğine ve iklime göre, kendine özgü bir doğa yaşamı ve bitki örtüsü vardır. Kuzeydoğudaki bataklıklarda ve tropikal yağmur ormanlannda uluyan maymun, tapir, dev kanncayiyen, jaguar, bataklık geyiği ve koy-pu gibi hayvanlar yaşar. Çayırlarla kaplı ovalarda armadillolar, tilkiler, pumalar ve kokarcalar vardır. Arjantin'in kuşlan arasında, bir tür akbaba olan dünyanın en büyük yırtıcı kuşu kondor, devekuşuna benzer hayvanlar ve yuvasını çamurdan yapan çömlekçi-kuşu bulunur. Aynca Güney Amerika'ya özgü bir timsah türü olan kaymanlar, kaplumbağalar, kertenkeleler, küçük yılanlar ve büyük ırmaklarda balıkçıların peşine düştüğü çok güzel dorado balıklan da vardır.
Arjantinliler'in atalan çeşitli ülkelerden gelmiştir. Göçmenlerin çoğu 1858 ile 1930 yıllan arasında, İspanya ve İtalya'dan, bazıları ise Britanya Adalan'ndan, Avrupa ve Doğu Akdeniz ülkelerinden gelmişlerdir. Arjantin'de yaşayan Yerliler'in çoğu öldürülmüş ya da sürülmüştür; ama bugünkü Arjantin halkının bir bölümü Yerliler'in soyundan gelir. İngiliz kökenli Arjantinliler'in bir bölümünü ise, Patagonya'daki, Galce konuşan koyun yetiştiricileri oluşturur.
ARJANTİN'E İLİŞKİN BİLGİLER
YÜZÖLÇÜMÜ: 2.780.092 km2.
NÜFUS: 31.496.000 (1987).
YÖNETİM BİÇİMİ: Cumhuriyet.
BAŞKENT: Buenos Aires.
COĞRAFİ ÖZELLİKLER: Kuzey ve Güney Amerika'nın en yüksek doruğu Aconcagua Dağı (6.959 metre); pampalar; kuzeyde ağaçlık Gran Chaco avlanma bölgesi; güneybatıdaki And gölleri bölgesi.
BAŞLICA SANAYİ: Donmuş et, un, dokuma, deri, kimyasal maddeler, motorlu araçlar, çelik.
BAŞLICA ÜRÜNLER: Buğday, mısır, süpürgedarısı, yonca, sığır, koyun, pamuk, şekerkamışı, şarap, turunçgiller, petrol.
ÖNEMLİ KENTLER: Buenos Aires, Rosario, Cördoba, La Plata, Tucumân, Santa Fe, Mar del Plata, Mendoza.
EĞİTİM: 6 ile 14 yaş arasındaki çocuklar için ilkokul eğitimi zorunludur.
Halkın çoğu Katolik'tir. Ülkenin dili İspanyolca'dır ama İtalyanca sözcükler de kullanılır. Nüfusun yüzde 90'ı okuma yazma bilir ama kırsal bölgelerde okul sayısı hâlâ çok azdır.
Arjantin'de en sevilen spor futboldur. Öteki eğlenceler arasında yüzme, kürek çekme ve yatçılık sayılabilir.
Çiftlikler ve Fabrikalar
Ülkenin zenginliği ve öteki ülkelere sattığı ürünlerin büyük bölümü, sığır yetiştiriciliğinden ve çiftçilikten sağlanır. Arjantin dünyada en fazla et, yün, buğday ve mısır ihraç eden ülkelerden biridir. Öteki önemli ürünler meyve, arpa, çavdar, pamuk, patates, pirinç, keten tohumu ve bundan çıkan lan beziry ağıdır. İçilince serinleten bir tür yeşil çay olan yerba muti de yerel bir üründür. Üzüm ve öteki meyveler Andlar'ın eteklerinde yetiştirilir.
Arjantin'in güneyindeki ve kuzeybatısındaki petrol kuyulan ülkenin tüm yakıt gereksinimini karşılayacak kadar verimlidir. Sert odunlu ağaçlar bakımından zengin olan büyük ormanlar vardır. Kuzeyde yetişen ve derilerin işlenmesinde kullanılan tanen elde edilen bir ağaca odunu çok sert olduğu için "balta kıran" anlamında quebracho denir.
Arjantin'de insan sayısının iki katı kadar sığır bulunur. Bu kadar çok sığın bulunan bir ülkede büyük et paketleme fabrikalarının olması da doğaldır. Frigortfico adı verilen bu fabrikalarda et, dışanya satılmak için hazırlanır. Frigortfico'l&nn yan ürünleri arasında donyağı, tutkal, gliserin ve gübre sayılabilir. Arjantin'de olağanüstü çok olan buğdayın öğütüldüğü değirmenler ve ılık kuzeyde yetiştirilen şekerkamışını işleyen fabrikalar da vardır.
Arjantin gereksinimi olan birçok malı kendi üretir. Bunlar arasında dokuma, yün, reyon (yapay ipek), pamuklu kumaş, çelik, cam, çimento, kâğıt, otomobil lastiği, sabun, ayakkabı, televizyon ve öteki mallan üreten sanayiler vardır. Fabrikalarda kullanılan enerjinin çoğu petrolden elde edilir. Çünkü Arjantin'de kömür çok azdır. Hidroelektrik enerji kaynaklan da geliştirilmektedir. Motorlu taşıtlar ve kimyasal maddeler sanayileri Arjantin'deki iki önemli sanayi dalıdır.
Sanayi kuruluşlannın sayısı arttıkça halkın çoğu kırsal bölgelerden kentlere göç etmiştir. Bugün nüfusun dörtte üçü kent ve kasabalarda yaşar. Başkent Buenos Aires (bak. Buenos Aires) Güney Amerika'daki en büyük kentlerden biridir; Rio de la Plata halici üzerinde yer alır ve tüm demiryollannın birleştiği bir noktadır. Karayolları ağı da çok gelişmiştir. Başkentin yakınındaki La Plata'nın modern limanı çok işlektir; gemiler buradan Parana Irmağı'na girebilir; bazıları tahıl yüklemek için Rosario'ya ya da tahıl ve sığır almak için Santa F6'ye gider. Güneydeki deniz üssü Bahta Blanca en önemli limandır. Andlar'ın eteğindeki Mendoza bir şarap ve meyve sanayisi merkezi, tepeler arasında kurulmuş olan üniversite kenti Cördoba ise bir oto sanayisi merkezidir.
Tarih
Arjantin'e ilk gelen beyazlar İspanyollar'dı. 1516'da, gemisiyle Plata'nın geniş ağzına girdiğinde, burayı "Tatlısu Denizi" olarak adlandıran Juan Dîaz de Solîs, birkaç arkadaşıyla birlikte karaya çıktı ve İspanya kralı adına bu topraklara el koydu.
11 yıl sonra, ünlü Cenevizli kâşif John Cabot'un oğullarından biri olan Sebastian Cabot da gemisiyle Plata Irmağı'nın ağzına geldi. Bu çamurlu ve kahverengi ırmağa Rîo de la Plata (Gümüş Irmak) adını verdi; çünkü ırmağın yukarı bölümünde var olması gereken çok miktardaki gümüş üzerine anlatılan birçok öykü duymuştu. Değerli madenler arayan İspanyollar, Peru'nun zenginliklerine ulaşabilmek için bu yöreden geçmek istiyorlardı; La Plata'nın ıssız vadilerinde yerleşim yeri kurmayı düşünmemişlerdi. ■ 1536'da İspanya adına kâşif Pedro de Men-doza göçmenlerle birlikte Arjantin'e gelip bugünkü Buenos Aires'te ilk İspanyol kolonisini kurdu. Ama Yerliler'in birkaç kez buraya saldırması üzerine göçmenler sığırlanyla birlikte kasabayı bırakıp içerilere, bugün Paraguay'ın başkenti olan Asunciön'a gittiler. Buenos Aires kenti gerçek anlamda ancak 1580'de kurulabildi. Bu arada ilk göçmenlerin ırmak kıyısında bıraktıkları sığır ve atlar çoğalmıştı. Çağdaş Arjantin'in zenginliğini başlatan işte bunlar oldu. Sığır ve atları toplayan ilk sığır çobanlan 19. yüzyılın ortala-nna kadar başıboş dolaşarak yaşadılar. Çevresi çitlerle çevrili büyük çiftliklerin kurulma ya başlamasıyla birlikte sığır çobanlannın başıboş yaşamı da sona erdi. İspanyol hükümetinin bu ilk kolonisine gereken ilgiyi göstermemesi üzerine criollo-/ar'ın, yani Güney Amerika'da doğan İspanyol kökenlilerin hoşnutsuzluğu giderek arttı. 1808'de Napolyon, İspanya'yı işgal edip kralı hapsedince Arjantin'deki criollolar isyan etti. Buenos Aires'te bir konsey toplayıp İspanyol genel valisinin yetkilerini üzerlerine almaya ve cunta denilen bir yerel hükümet kurmaya karar verdiler. 25 Mayıs 1810'da genel vali istifa etti ve cunta iktidan aldı; yeni hükümet de ülkeyi hâlâ tutuklu İspanyol kralı adına yönetiyordu. Ama bugün, Arjantin halkı bu tarihi ülkelerinin bağımsızlık günü olarak kabul etmektedir.
Bundan sonra İspanyol ordulan birçok kez Peru'dan ülkeye girerek, İspanyol egemenliğini geri getirmek istediler ama criollolar, Jose de San Martin adında büyük bir askeri önder buldular. Arjantin'in ulusal kahramanı olan San Martin, İspanyol ordulan Peru ve Şili'den çıkanlmadan güvenlik içinde olamayacaklannın farkındaydı. 1817'de ünlü Andlar Ordusu'nu, bu çok büyük dağ engelini aşarak Şili'ye götürdü ve burayı İspanyol egemenliğinden kurtardı. Daha sonra İngiliz denizci Lord Cochrane'nin kurduğu donanmanın yardımıyla, adamlannı Peru'nun Büyük Okyanus kıyısındaki başkenti Lima'ya götürdü. Peru'nun özgürlüğe kavuşturulması görevini tamamlamayı bir başka büyük öndere, kuzeyden gelen Simön Bolfvar'a bıraktı (bak. BOLİVAR, SfMON). 1825'te Güney Amerika'nın tümü, İspanyol egemenliğinden kurtulmuştu.
Özgürlüğünü kazandıktan sonra Arjantin fırtınalı bir iç savaş dönemine girdi; eyaletlerdeki yerel önderler kendi başlanna buyruk davranmaya başladılar. Ülke neredeyse parçalanıyordu. 1829'da sığır çobanlannın önderlerinden, Juan Manuel de Rosas, Buenos Aires eyaletinin valisi oldu ve yavaş yavaş öteki önderlerin güçlerini kırdı. Ne var ki, 1852'de onun devrilmesiyle başlayan daha da sert mücadele ve çatışmalar, 10 yıl sonra General Bartolome Mitre'nin başkan seçilmesine kadar sürdü. İyi bir askeri önder, aynı zamanda bir bilim ve devlet adamı olan Mitre ülkeyi tekrar birliğe kavuşturdu.
Arjantin'in katılmadığı I. ve II. Dünya savaşlanndan sonra, 1946'da Juan Domingo Peron başkan oldu ve çeşitli reformlar yaptı. Karısı Eva (ya da Evita) halk tarafından çok sevildi ve güç kazandı. Haklarını gözettiği işçilerce desteklenen Peron ülkeyi bir diktatör olarak yönetiyordu. 1955'te askeri bir darbeyle düşürüldü ve sürgüne yollandı. Perön'dan sonra birbirini izleyen hükümetler güçlü askeri önderlerin desteğine dayanarak yönetimlerini sürdürdüler.
1966'dan başlayarak Arjantin'i askeri cuntalar yönetti. 1973'te başkan seçilen Hector Campora, Perön'un sürgünden dönebilmesi ve yeniden hükümeti kurması için istifa etti. Ama Peron enflasyonu (aşırı fiyat artışlarını) durdurmayı başaramadı. Birkaç ay sonra ölünce yerine ikinci kansı Marîa Peron geçti. O da giderek gücünü yitirdi ve 1976'da gene askeri bir hükümet kuruldu.
1981'de başkan olan General Leopoldo Galtieri 1982'de Arjantin'i, Falkland Adaları yüzünden İngiltere ile savaşa sürükledi. Arjantin Falkland Adalan'nı işgal etti ama iki ay sonra İngiliz kuvvetleri adaları tekrar ele geçirdiler. 1983 seçimlerinde Arjantin, Raül Alfonsin'in yönetiminde sivil bir hükümete kavuştu.
|
|
|
|
|
|
|
Bugün 21 ziyaretçi (37 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|